Engelli Kulak Zarının Tedavisi Yapılamadığı İçin Ölüm Tehlikesi Yaşıyor

[melleseferi]

Engelli Kulak Zarının Tedavisi Yapılamadığı İçin Ölüm Tehlikesi Yaşıyor



Mersin'de yüzde 99 spastik 8 yaşındaki Talha Şeker, 14 aydır yırtılan kulak zarının tedavisi yapılamadığı için enfeksiyonun beynine sıçraması riski nedeniyle ölüm tehlikesi yaşıyor. Minik Talha'nın annesi 42 yaşındaki Melahat Şeker, tek isteğinin yatalak oğlunun hayata tutunması olduğunu belirtip, gözyaşlarıyla yardım istedi.
 
13 yıllık evli olan Melahat ve Bilal Şeker çiftinin ikinci çocuğu olarak 5.5 aylıkken dünyaya gelen Talha Şeker, 74 gün kuvözde kaldıktan sonra spastik engelli oldu. Doğduğu günden beri sürekli tedavi gören Talha Şeker'in duyu organları normale dönüp, algılaması da sağlandı.
 
KULAK ZARINI YIRTTILAR İDDİASI
 
Melahat Şeker, 14 ay önce minik Talha'nın sol kulağındaki akıntıyı fark edince, Mersin Devlet Hastanesi'ne götürdü. Dertli anne Melahat Şeker, bu hastanede ilgili doktorun oğlunun kulağından kültür alırken, kulak zarının yırtıldığını öne sürdü. Melahat Şeker, yaşananları şöyle anlattı:
 
"Oğlumu kulak akıntısı için Mersin Devlet Hastanesi'ne defalarca götürdüm. Orada birkaç kez damla verip, gönderdiler. Rahatsızlığı geçmeyince tekrar aynı doktora gittik. Doktor 'Kulak kültürü alalım' dedi. Kulak kültürü alınırken, çocuk çığlık attı. Bu sırada, ben de doktor beye gayri ihtiyari 'Çocuk iğne yapılırken bile ağlamaz, çok fazla tepki göstermez. Niye böyle çağlık attı?' diye sordum. Doktor bey ise kültür alınırken, normal sağlıklı insanlarda dahi bu acının olabileceğini ve bunun normal olduğunu söyledi. Ona inanıp, eve döndük. Evde birkaç saat sonra çocuğun kulağından kan aktığını gördüm. Aceleyle Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde götürdüm. Orada doktorlar, 'Çocuğun kulağına ne soktunuz?' diyerek, kulak zarının yırtılmış olduğunu söyleyip, bana kızdılar. Ben de, hastanede kültür alındıktan sonra böyle olduğunu söyleyince çok şaşırdılar. Oğlum işitme duyusunu kaybetti. Sağlık Bakanlığı'na şikayet ettik, ama doktor suçsuz bulundu."
 
'AMELİYAT MASASINDAN DÖNDÜ'
 
Kulak akıntısı devam eden minik Talha'yı tedavi ettirmek için Ankara, İstanbul ve Adana'daki üniversite hastanelerine götürdüklerini ancak sonuç alamadıklarını belirten Melahat, kulakta enfeksiyon oluştuğunu, bunun giderilmesi için ameliyat gerektiğini, ancak bunun bir türlü yapılmadığını ifade etti. Şeker, şunları söyledi:
 
"Talha'nın ameliyat olması konusunda götürdüğümüz doktorlar hemfikir. Acilen ameliyat olması gerektiğini söylüyorlar. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde ameliyata kararı verildi. Tam ameliyata girecekten, 'Cihazlarımız arıza yaptı, yapamayız' diyerek taburcu ettiler. Adana Numune Hastanesi'ne götürdüm. Burada 20 günlük ilaç tedavisi verip, ameliyata karar verildi. Bir gün öncesinden yatış yapıldı. Anestezi onayı alındı, ameliyata girdi. Ancak 10 dakika sonra tekrar çıkardılar. 'Biz bu çocuğun ameliyatını yapamayız. Ciğerleri sıkıntılı, masada kalır. Sorumluluk alamayız' dediler. İmza vermemize rağmen kimse bizi dinlemedi. Ameliyat masasından kaldırıldık. Son olarak Ankara Hacettepe'ye gittik. Yine ameliyata alınmadık. Aylardır, engelli çocuğumla İstanbul ve Ankara arasında mekik dokuyorum. Sürekli ilaç tedavisi ile bizi oyalıyorlar. Çocuğumla bir yıldır yollardayız, bunun maddi ve manevi zararını varın siz tahmin edin. Talha'nın sol kulağı artık hiç duymuyor. Doktorlar, ameliyatla yapay kulak zarı takılıp, enfeksiyonun beyne sıçramasını önleyebileceklerini söylediler. Ama bu mümkün olmuyor bir türlü. Gittiğimiz hastaneler riskli olduğu için buna yanaşmıyorlar. Oğlum yürüyemiyor, oturamıyor, konuşamıyor. Sadece algılaması ve sağ kulakta duyma var. Eğer o algılaması da biterse tamamen bitkisel hayata girer. Biz durumunu zaten kabullendik. O bizim başımızın tacı, Allah'ın bir emaneti, lütfudur. Yeter ki kulağındaki akıntı sıkıntısı bitsin. Ne olur, yetkililere yalvarıyorum; bu soruna el atsınlar."
 
'ALLAH'IN BİZE HEDİYESİ'
 
Talha'nın işsiz babası Bilal Şeker ise gözyaşları arasında oğlunun kulak tedavisinin yapılmasını istedi. Bilal Şeker, "Allah'a sığındık. Tek isteğim, çocuğumun tedavisinin yapılmasıdır. Talha, bize Allah'ın en büyük hediyesidir. Ama kulağının iyi olmasını istiyoruz. Evde yatsın, gözümün önünde olsun, razıyız. Çok güzel bir algılaması var. Eve geldiğim zaman çığlık atıyor, çok seviniyor. Annesinin ve ağabeyinin sesini duyduğunda da seviniyor. Bunu bize çok görmesinler" diye konuştu.
 
SPASTİK
 
Gebelikte, doğum sırasında veya doğumdan sonra çocuğun beyninde özellikle hareketleri idare eden hücrelerin hasar görmesinden olur. Bu olaya uluslararası dilde (Cerebral Palsy) "beyinden kaynaklanan hareket özrü" denir. Bütün dünyada özürlü çocuk grupları arasında en fazla sayıda olanıdır. Hareketlerini istediği gibi yapmasına engel olan bir kas kasılması çocuğun özel bir görünümüne sebep olur.

11.09.2013 - gercekgundem.com