*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: GEBELİKTE SIK RASTLANAN YAKINMA VE BELİRTİLER  (Okunma sayısı 903 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 18908
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • www.kayseriengellilerdernegi.com
GEBELİKTE SIK RASTLANAN YAKINMA VE BELİRTİLER
« : Aralık 28, 2017, 04:08:35 ÖS »
GEBELİKTE SIK RASTLANAN YAKINMA VE BELİRTİLER

Akıntı

 Gebelik maskesi (Kloazma)
 Mide yanması
 
Aşırı tükrük salgısı
 Göğüslerden süt gelmesi
 Nefes almada zorluk
 
Ayaklarda şişme
 Hemoroid (Basur)
 Pika (Aşerme)
 
Başağrıları
 Kabızlık
 Sık idrara çıkma hissi
 
Belağrıları
 Karında ve göğüslerde çatlaklar
 Yorgunluk ve aşırı uyku hali
 
Bulantı
 Kramplar
 Varisler
 
Gebelikte tehlike belirtileri

Kabızlık

Gebelikte kabızlık sık rastlanan bir belirtidir. Gebelik hormonları tüm düz kaslarda olduğu gibi sindirim sisteminin düz kaslarında da gevşemeye neden olurlar. Bu gevşeme barsak hareketlerinin yavaşlamasıyla sonuçlanır. Ayrıca gebeliğin son dönemlerine doğru iyice büyümüş olan uterusun rektuma (kalın barsağın son kısmı) baskı yapması da kabızlık gelişmesini kolaylaştırıcı bir etkendir.

Kabızlıktan yakınıyorsanız hemen ilaç tedavisine başlamadan önce yapabileceğiniz bazı şeyler vardır: günde iki litre sıvı almanız, sebze ve meyve, yulaf ezmesi gibi lifli besinleri daha fazla ve hergün tüketmeniz ve doktorunuzun önerdiği ölçüde düzenli egzersiz yapmanız mutlaka faydalı olacaktır. Bazı anne adayları sabah kahvaltısından önce içilen bir bardak ılık suyun da kendilerine yardımcı olduğunu belirtmektedir.

Hemoroid (Basur)

Gebelikte büyüyen uterusun toplardamarlara yaptığı bası rektum (kalınbarsağın son kısmı) toplardamarlarının daha belirgin hale gelmesine ve daha ileri aşamalarda anüs (makat) bölgesinde hemoroid adı verilen şişliklerin oluşmasına neden olabilir. Daha önceden hiçbir şekilde hemoroidi olmayan bir anne adayında gebeliğin ilerleyen dönemlerinde bu durum ortaya çıkabilir. Önceden hemoroidi olan anne adaylarında durum gebelikte ilerleyebilir. Özellikle kronik kabızlık ve zorlu dışkılama hemoroidlerde ağrı ya da kanamaya yolaçabilir. Kabızlığı önlemek için alacağınız önlemler hemoroidlere bağlı şikayetlerinizin azalmasını sağlayacaktır.

Hemoroidler şiddetli ağrı ve/veya kanama yaptıklarında mutlaka doktor değerlendirmesi gerekir.

Pika (Aşerme)

Aşerme erken gebeliğin normal bir belirtisi olarak kabul edilir. Ancak ileri durumlarda normal gıda maddeleri dışındaki maddelerin de aşerilmesi sözkonusu olabilir. Bu maddeler kiremit tozu, kil, toprak gibi maddeler olabilir. Bazı durumlarda ise aşırı miktarlarda tuz, limontuzu, buz parçaları, un, nişasta, kabartma tozu gibi gıda maddeleri de aşerilen maddeler olabilir. Bir gıdayı aşırı miktarlarda yeme ihtiyacı hissediyorsanız ya da gıda maddesi olmayan bir şeyi yemek isteği duyuyorsanız durumu doktorunuza bildiriniz. Aşerme bazı durumlarda kansızlık ya da beslenme bozukluğu habercisi olabilir (toprak yeme durumunda olduğu gibi).

Aşırı tükrük salgısı

Bazı anne adaylarında rahatsız edici boyutlarda tükrük salgısı oluşabilir. Bu normaldışı bir duruma işaret etmez. Bu aşırı tükrük salgısı aldığınız nişastalı gıdaların tükrük bezlerini uyarıcı etkisinden de kaynaklanıyor olabilir.

Bulantı

Gebeliğin erken dönemlerinde gebelik hormonlarının etkisiyle özellikle sabahları bulantı şikayetleri sıklıkla meydana gelir. Yine bu konuda da ilaç tedavisine geçmeden önce yapabileceğiniz bazı şeyler var: Yataktan kalkmadan önce birkaç tuzlu kraker yemek, yataktan çok yavaş kalkmak, günlük yediğiniz miktarı sabit tutarak öğün sayınızı üçten beş veya daha fazlasına çıkarmak (midenizin aşırı dolmasını engellemek için), tiksindiğiniz kokulardan uzak durmak ve yine midenizin gereksiz yere dolmasını engellemek için sıvıları yemekler arasında almak gibi önlemler mutlaka faydalı olacaktır. [Ayrıntılar için tıklayınız]

Akıntı

Gebelikte östrojen salgısı önemli ölçüde artar. Bu nedenle daha önceden hiç akıntı şikayetiniz olmasa bile gebelikte günlük ped kullanacak şiddette vajinal akıntı ortaya çıkabilir. Akıntınız beyaz renkli ya da renksiz ise, kötü koku içermiyorsa, beraberinde kaşıntı, idrar yaparken yanma ve ağrı gibi belirtiler yoksa bu büyük olasılıkla fizyolojik bir akıntıdır. Kötü kokulu, sarı-kahverengi-kanlı-kırmızı-yeşil gibi rengi olan bir akıntınız varsa, ek şikayetleriniz varsa mutlaka doktorunuza başvurunuz. Fizyolojik olmayan akıntıların nedeni vajinit ya da diğer genital sistem enfeksiyonları olabileceği gibi, özellikle ileri gebelik haftalarında sizin akıntı sandığınız sıvı erken membran rüptürü (suların erken gelmesi) neticesinde boşalmaya devam eden amnios sıvısı da olabilir!

Mide yanması

Mide asidinin mideden yemek borusuna geçmesi ve burayı tahriş etmesiyle meydana gelir. Gebeliğe bağlı genel düz kas gevşemesinin mide-yemek borusu arasındaki sfinkteri (kapağı) zayıflatması temel nedendir. Özellikle gebeliğin son dönemlerinde büyüyen uterusun mideye baskı yapması da yakınmaları artırır. Yatar durumda şikayetler daha belirgin hale gelir. İlaç tedavisine geçmeden önce sizin yapabilecekleriniz midenizi fazla doldurmamaya özen göstermek, baharatlı ve yağlı yiyeceklerden uzak durmak, yemekten sonra en az bir saat uzanmamak ve yatar konumdayken başınızı ve göğüs kafesinizi mide seviyesinden yukarıda tutmak için ek yastık kullanmaktır.

Yorgunluk ve aşırı uyku hali

Özellikle gebeliğin ilk dört aylık döneminde anne adayları kendilerini aşırı yorgun ve uykusuz hissedebilirler. Bu konuda yapılabilecek ve yapılması gereken birşey yoktur. Vücudunuzun ihtiyaçlarına kulak verin ve bol bol dinlenin. Düzenli uyku, düzenli beslenme ve ne kadar yoğun çalışırsanız çalışın her fırsatta istirahat etmeniz kaliteli bir gebelik dönemi geçirmek için çok önemlidir.

Başağrıları

Gebeliğin erken dönemlerinde başağrılarına sık rastlanır. Bazı durumlarda bu başağrısı tedavi edilmemiş sinüzit ya da görme bozukluğuna bağlı olabilir, ancak çoğu durumda nedeni bulunamamaktadır. İstirahat etmek ve açık havada yürüyüş yapmak yardımcı olabilir. Bu başağrıları genellikle gebeliğin ortalarına doğru kendiliğinden kaybolurlar.

Şiddetli başağrılarının diğer belirtilerle birlikte ya da tek başına preeklampsi habercisi olabileceğini unutmayın.

Sık idrara çıkma hissi

Büyümekte olan uterus yakın komşuluğunda bulunan mesaneye bası yaparak bu organın dolma kapasitesini azaltır. Böylece mesanede az miktarda idrar biriktiğinde bile idrar yapma ihtiyacı uyanır. İdrar yapma ihtiyacınızı hiçbir zaman ertelemeyin. Beraberinde idrar yaparken yanma, ağrı gibi şikayetlerinizi varsa bu durumun idrar yolu enfeksiyonu habercisi olabileceğini unutmayın ve konuyu doktorunuza iletin.

Kramplar

Gebeliğin ilerleyen dönemlerinde bacaklarda ortaya çıkan krampların temelinde büyüyen uterusun toplardamar sisteminde yarattığı bası ve buna bağlı gelişen dolaşım problemleri yatar. Kalsiyum ya da magnezyum eksikliğinin etken olduğunu düşünen doktorlar da vardır. Çeşitli egzersizlerle, dinlenmeyle, kalsiyumdan zengin dengeli beslenmeyle bu krampların hafiflemesi mümkündür. Şikayetlerinizin geçmemesi durumunda doktorunuzun önerisiyle kullanacağınız kalsiyum veya magnezyum içeren ilaçlar yardımcı olabilir.

Gebelik maskesi (Kloazma)

Gebelikte salgılanan hormonlar ciltte değişikliklere neden olabilirler. Yüzde, gözlerin etrafında daha belirgin olarak ortaya çıkan renk değişikliklerine kloazma adı verilir. Kloazma gebelikten sonra genellikle kaybolur. Direkt güneşışığına maruz kalmaktan kaçınarak bu renk değişikliklerinin şiddetini azaltmanız mümkündür

Karında ve göğüslerde çatlaklar

Büyüyen uterus ve hacmi artan göğüsleriniz bu bölgelerde cildinizin gerilmesine ve çatlamasına neden olabilir. Bu çatlaklar kalıcı olmakla birlikte bunların ortaya çıkmasını önlemek için kullanabileceğiniz çeşitli ilaçlar mevcuttur

Varisler

Büyüyen uterusun ana toplardamarlara bası yapması sonucu basının altında kalan toplardamarların içindeki basınç artar ve bu damarlar daha belirgin hale gelirler. Özellikle ayakta uzun süre durmak zorunda olanlarda varolan varisler belirginleşebilir ya dabu varisler ilk kez gebelik döneminde ortaya çıkabilir. Ayakta uzun süre durmaktan kaçınmak, mümkün olan her durumda istirahat etmek, doktorunuzun önerdiği egzersizleri uygulamak, otururken ya da yatarken ayaklarınızı vücudunuzdan daha yüksekte tutmak gibi önlemlerle varis gelişimini önleyebilir ya da en azından hafifletebilirsiniz. Bacaklarınızın dolaşımını daha da bozacak olan bel kısmı dar kıyafetler giymekten kaçının. Varis çoraplarını ise doktorunuzun önerilerine göre kullanmalısınız.

Nefes almada zorluk

Özellikle gebeliğin son dönemlerinde uterus ve bebek karın içinde daha fazla yer kaplamaya başladığında nefes almada zorluklar yaşayabilirsiniz. Doktorunuzun size öğrettiği şekilde derin nefes egzersizlerini hergün düzenli aralıklarla uygulamalısınız. Kalabalık ve havasız, sigara içilen yerlerden kaçının.

Belağrıları

Gebelik ilerledikçe vücudunuzun ağırlık merkezi değişir. Buna uyum sağlamak için bel omurlarınızın içbükeyliği de ilerleyici bir şekilde artar ve omurlara binen yük sabit tutulmaya çalışılır. Beli zorlayıcı hareketler, ortopedik olmayan yatakta yatılması (yatağınızın döşemesi sert olmalıdır), ağır nesneler kaldırılması, aşırı bedensel yorgunluk gibi etkenler bölgedeki kaslarda spazm oluşmasına, bağların gerilmesine ve böylece belağrısı oluşmasına neden olabilir. Yüksek topuklu ayakkabılar da bel omurlarınızın değişen ağırlık merkezinize sağladığı uyumu bozarak belağrısı ortaya çıkmasına neden olabilir. Belinize "iyi" davranarak, doktorunuzun önerdiği gevşeme egzersizlerini uygulayarak, dinlenmenize gereken önemi vererek belağrılarınızın hafiflemesini veya ortadan kalkmasını sağlayabilirsiniz.. Şiddetli belağrılarında mutlaka doktorunuza başvurunuz. Korse kullanımı konusunda mutlaka doktorunuza danışınız.

Ayaklarda şişme

Gebelik ilerledikçe hücrelerarası sahada sıvı miktarı artar ve bu da dokuların daha "şiş" hale gelmesine neden olur. Özellikle ayak bilekleri gibi uterus basısı nedeniyle oluşan dolaşım yavaşlamasından çok etkilenen bölgelerde ödem adı verilen şişlikler ortaya çıkar. Ödemli bölgeye parmakla basıldığında bu bölgenin kolayca içe götüğü ve bir çukurluk oluştuğu, bu çukurluğun bir süre değişmeden kaldığı gözlenir. Ödemler çalışanlarda özellikle akşam saatlerinde daha belirgindir ve istirahatle hafifler. Ayak bileklerindeki şişmeler gebeliğin normal değişiklikleri arasında kabul edilirken ellerde, yüzde ve diğer bölgelerde oluşan şişliklerin preeklampsi habercisi olabileceğini unutmayınız.

Göğüslerden süt gelmesi

Özellikle gebeliğin ikinci yarısından sonra göğüslerinizden süte benzeyen bir sıvı gelebilir. Kolostrum adı verilen bu sıvı esas süt yapımına hazırlık aşamasında üretilen bir sıvıdır. İleri inceleme ve tedavi gerektiren bir durum değildir.  alıntı