"Gönül bağı kurduğun herşeyden ÖLENE kadar sorumlusun..." sözü beni etkilemiştir. Bu söz belki de böyle biri olduğumu fark etmemi sağladı.
Ben hep buna inandım. Taşı bile sevdim, midye kabuğunu da. Annemin sandığındaki anneannemin atlas kundağını, annemin gelinlik duvağını, kayınvalidemin nikahındaki çantasını, annemin bakırdan oyuncak mutfak setini, 1yaşındaki gelinlikli fotoğrafını, babamın ortaokul takdirnamelerini...
Say say bitmez.
Ancak ben asıl bu hatıra eşyaların sahiplerini sevdim.
Hayatlarını sevdim.
Hatıralarına saygım da bu yüzden.
Sevginin enerjisini dokunduğun eşyalara bırakırsın. Sen toprak olur gidersin, sevgine ait enerjin ölmeyecek ruhunla yaşar. Sevginin enerjisi ne kadar çoksa ölsen bile o kadar yaşar, anılırsın.
Sev, unutma, gideni hayırla an.
Önce kendi yaşamının sorumluluğunu al ve eşya bile olsa gönülbağı kurduğun herşeyden sorumlu kaldığını hiç unutma.
Sevgi tatlıdır ama her sevginin bedeli de onun sende yarattığı sorumluluktur.
Bunu oğluma çok küçükken anlatmaya çalışmıştım.
O bu düsturla büyüdü.
Sevdiklerine bağlı olmak çok değerli ancak bağımlı olmak insanı kısıtlar, hasta eder. Bizler çoğu kez bağımlı olmayı bağlı olmak sandık maalesef. Kendinden başka etrafı için yaşayanlara sözüm ve önce hatta bana.
O yüzden yorgunum ve neyseki durumumu geç de olsa farkettim.
Yaşamaktan yorulanları sev demiş, Ferit Edgü.
İyi Geceler diliyorum .
Tülin Erol
16 .8.19-21
#EngelsizEdebiyatAtölyesi
#BizimEngelsizHikayelerimiz
#KadimSevda
kayseri de Bir ilk Kiralık Akülü Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Çocuk Tekerlekli Sandalyesi 0544 716 20 45